Kapatmak için ESC tuşuna basın

0 kitap seni bekliyor...

Kayıp Romanlar

Doktor Nihat Kotar yıllar süren siyasal sürgünden, tutkuyla bağlı olduğu İstanbul’una dönebildiğinde yetmişinin sonlarındadır. Devrimci bir emeklilik yaşam çizgisi çekmiştir kendince. İstanbul’uyla özlem giderecek, dış ülkelerde sürekli içinde olduğu sanat etkinliklerini ülkesinde izleyecek,…

Komünist

Vedat Türkali’nin çocukluğunu, aile ortamını, arkadaşlarını, üniversiteye giriş sürecini, gizli TKP’yi arayışlarını ve Merih Hanım ile seksen yıl sürecek yol arkadaşlıklarının önemli kavşaklarını içeren bu otobiyografik kitap ’51 tevkifatına kadarki süreci kapsıyor.Komünist, dönemin…

Güven (Cilt 2)

Polisin fellek fellek aradığı Hasan Basri Alp kayıptı, nerde olduğunu bilen yoktu. Ele geçeceği pek düşünülmediğinden olacak, soruşturmada sıkışıldı mı, kimi işleri onun üstüne yıkma eğilimi, polisin Basri’yi arama kızgınlığını daha da kışkırtıyordu….

Güven (Cilt 1)

Doğru. Kim ne yapıyor ki? Bir şeyler diyecek oldu, vazgeçti Rahmi. TKP için alınan desantralizasyon kararında, bunun gerekçelerini açıklama görevi de verilmemiş miydi kendilerine? Doğru dürüst yaptık mı bunu biz? Yapmadık. Niye? İşimize…

Bir Gün Tek Başına

Vedat Türkali’nin edebiyatımızda klasikleşen eseri Bir Gün Tek Başına, toplumun kargaşasında birbirlerine tutunan insanların dramını ve umudunu anlatıyor: “Ağır ağır çıktı odadan, banyoya girdi, şofbeni yaktı, suyu açtı. Büyük bir gürültüyle akan suya…

Kabus – Schrödinger’in Kedisi 1. Kitap

Birinci Bölüm AMNESTY INTERNATIONAL (Uluslararası Af Örgütü) ADRİANOPLE ISLAHHANESİ BİR CİNAYET SANIĞI 1 Üç gündür hiç durmadan yağan yağmur, kafilenin Külliye’nin güney kapısında belirmesiyle birlikte tipiye dönüştü. Rüzgâr yön değiştirdi, karşılarına geçti, eğildi,…

Sudaki İz

Bu çağrıyı bir kez daha reddetmek, Bülent’in Fazıla’yı bir militan olarak değil de bir kadın gibi gördüğünü ortaya koyacağı için, Bülent daha fazla direnemeyerek elinde battaniyesiyle gelip yatağının bi ucuna yattı. Battaniyeyi de…

Kılıç Yarası Gibi

Ne gariptir ki, imparatorluğun çöküşünün ilk izlerini görmesi, ihtiyarlığı andırır endişeli bir sıkıntıyı ilk hissedişi de Sultan’ın dönüşüne rast geliyordu, belki de eski karısı geri gelmese imparatorluğun çöküntüsünü bu kadar çabuk görmeyecekti. Sabaha…

Karanlıkta Sabah Kuşları

Yeni bir gün doğuyordu. Milyonlarca defa doğmasına rağmen hiç eskimeyen bir şeydi sabah, her defasında yeniydi, her defasında taze, her defasında kuşlarla geliyor, her defasında beliren aydınlıktan yeni bir şeyler ummamızı sağlıyordu. Aydınlık…

Ve Kırar Göğsüne Bastırırken

Sevdiğimiz her şeyi göğsümüze bastırırken kırıyoruz. Vatanı seviyoruz ve sevgiyle bastırırken göğsümüze vatanı, onu parçalara ayırıyoruz; vatanseverler yapıyoruz parçalardan, hainler yapıyoruz, düşmanlar yapıyoruz, kuşkular ve korkular yapıyoruz, sevgimizle bir kezzaba dönüp delik deşik…

İsyan Günlerinde Aşk

Aldatanlar aldatmakla yetinmezler; onlar, ihanete uğrayandan bunun için üzülmemesini, kahırlanmamasını, dertlenmemesini, sevdiğinin bir başkasıyla yaşadığı hazzın üstüne kendi acılarının gölgesinin vurmasına izin vermemesini de isteyecek kadar bencilleşirler. İhanetin yarattığı ve hem aldatanın hem…

En Uzun Gece

Birbirini seven iki insanın düşebileceği en kötü duruma düştüklerinin farkındaydı, sevgi asla kaybolmayacak bir biçimde canlıydı ama aralarındaki ilişki çürüyüp eski bir köprü gibi yıkılmıştı. Bir nehrin iki kıyısında kalmışlardı. Birbirlerini görüyorlar, rüzgârın…

Kristal Denizaltı

İtiraf edeyim ki, ilişkiler içinde en çok hastalıklı olanları severim, ateşimin yükselmesini, sayıklamalarımı, kâbuslarımla hayallerimin birbirine karışmasını, en dokunulmaz yerlerimde hissettiğim sızıları, Hastalığının bütün kıvrımları hastalığımın bütün kıvrımlarıyla öpüşen bir kadınla denizaltıma binip…

İçimizde Bir Yer

“Bu söylediğimin doğru olup olmadığından hiç emin değilim ama bana öyle geliyor ki sanki hepimiz, içimizde bir başkası için ayrılmış bir yerle doğuyoruz. Bir parçası kayıp bir bulmaca gibi… Hayatımızın önemli bölümünü garip…

Son Oyun

Daha orada, o anda onun en tehlikeli yanının, istediği anda şefkat uyandırabilmesi olduğunu anlamıştım. Tanrı, hep aynı emri verdi, “Şehvetten sakının,” bu emre uyamadık, çelişkilerden hoşlanan Tanrı kendi emriyle bile çatışacak kadar güçlü…

Aldatmak

‘Onunla bir kere daha buluşması, yaşadıklarını bir kaçamak olmaktan çıkaracak, kendisini bir labirent gibi içine alıp bu yaşananları bir daha kolay kolay dışına çıkılamayacak bir maceraya dönüştürecekti. Bunu hissediyordu. Kaçacaksa şimdi kaçmalıydı, daha…

Hayal

Ayşe Kulin, Dönüş’ün ardından yeni kitabı Hayal’de 1983’ten bu yana yaşamında yer alan renkli olaylara ve ilginç anekdotlara yer veriyor. Bu kitapta yazarlık hayaliyle başlayan bir yaşamın günümüze uzanan renkli görüntüleri yer alıyor….

Geniş Zamanlar

“Tanrı’nın sonunda bana acıdığını ve yardım etmeye karar verdiğini düşünmem için sebeplerim var. Kocam elini bile sürmüyor bana. Yanıma yaklaşmıyor, yüzüme bakmıyor. Ayrı odalar da yatıyor, karşı karşıya gelmemeye gayret ediyoruz. O sabahın…

Şemspare

Gönülden yazılmış her roman, her hikâye, her kelime bir şemsparedir…Güneş parçası… Kararır gökyüzü bazen;kasvetli bulutlar kaplar semayı.Hayatın ritmi durağanlaşır, sohbetler bildikleşir,içimizde birikir yalnızlık hissi.Nasıl özleriz güneşi o zaman,griler içinde aradığımızbir tutam renk demeti.Peri…

Üç Beş Kişi

“Neden en sevinilecek anlarımızda bile sevinemedik?” Yinelemek isterim: Romanın dokusu, kusursuz bir yapısal bütünlük sunmakta, her bir ayrıntı, her ince çizgi, her ayırtı, gerçeklik izlenimini pekiştirerek bu bütünün içindeki yerine, anlamına, hiçbir zorlamaya…

Ruh Üşümesi

Ruh Üşümesi (1991); Adalet Ağaoğlu’nun Yazsonu (1980) romanındaki ” … hiçbirimiz bu kan ve çürümüşlük kokusunun yatak odalarımıza kadar daldığının…” diye başlayan cümlesinden hareketle bestelediği oda-romanı. Roman,aynı restoranda birbaşlarına yemek yiyen biri kadın…

Bir Düğün Gecesi

“İntihar etmeyeceksek içelim bari!” “Denebilir ki, Türkiye’de aydın sorununu Türkiye’nin tarihsel dönüşümüne somut insana eklemleyen romanlar, ilk kez Adalet Ağaoğlu’nun çabasıyla gerçekleştirilmiştir. Ağaoğlu, günümüzün hiç kuşkusuz en önemli romancısı. Bir Düğün Gecesi, yalnız…